Dermaplaning Nedir? Kimlere Uygulanır ve Profesyonel Teknikler
Dermaplaning’in Cilt Üzerindeki Bilimsel Etkisi
İnsan cildi üç ana tabakadan oluşur: epidermis, dermis ve hipodermis. Dermaplaning işlemi bu tabakalardan yalnızca epidermisin en üst kısmı olan stratum corneum üzerinde etki gösterir. Stratum corneum, koruyucu dış tabakadır ve keratinize olmuş, görevini tamamlamış hücrelerden oluşur. Bu hücreler zamanla birikerek mat bir görünüm, donuk cilt rengi ve ürünlerin emiliminde azalma yaratır. Dermaplaning, bu yüzeysel hücrelerin uzaklaştırılmasını sağlar ve epidermal yenilenme döngüsünü hızlandırır.
Bu işlem sırasında tüylerin alınması yalnızca kozmetik bir etki değildir. Vellus tüyleri, özellikle yüz bölgesinde ışığı tutarak cilt üzerinde gölgelenme ve pürüzlü bir görüntü oluşturabilir. Dermaplaning sonrası cildin homojen görüntüsü artar, fondöten ve pudra gibi ürünler deri üzerinde daha düzgün dağılır. Cilt daha parlak, daha yumuşak ve daha genç bir görünüm kazanır.
Bazı kişiler dermaplaning sonrası tüylerin daha kalın veya sert çıkacağını zanneder. Bu yanlış bir algıdır. Vellus tüyleri kökten alınmaz, yalnızca yüzeyden kesilir ve histolojik yapısı değişmez. Bu nedenle uygulama tüyleri kalınlaştırmaz veya kökten sertleştirmez. Uzmanın doğru açı ve steril tekniği kullanması halinde dermaplaning cilt bariyerine zarar vermez ve dermise ulaşmaz.
Dermaplaning Kimler İçin Uygundur?
Dermaplaning geniş bir kitle için uygundur. Özellikle hassas cilt tipi olan ve kimyasal peeling yöntemlerini tolere edemeyen kişiler için önemli bir alternatiftir. Hassasiyet, alerjik reaksiyon riski veya güçlü aktif içeriklere düşük tolerans, dermaplaning için ideal gerekçelerden biridir çünkü işlem kimyasal içerik kullanmaz, cilde mekanik eksfoliasyon sağlar.
Dermaplaning aşağıdaki durumlarda tercih edilir:
-
Cildi donuk ve mat görünen kişiler
-
Ciltte üst yüzey pürüzü, küçük kabarcıklar ve eşit olmayan dokular
-
Makyaj ürünlerinin daha pürüzsüz görünmesini isteyenler
-
Hassas veya reaktif cilt tipine sahip olanlar
-
Kimyasal peelinglerden kaçınan veya reaksiyon gösterenler
-
Geniş gözenek ve cilt yüzeyinde sebum birikimi yaşayanlar
-
Anti-aging uygulamalardan daha yüksek verim almak isteyenler
Dermaplaning, ayrıca lazer tedavisi veya kimyasal peeling öncesinde hazırlık amacıyla da uygulanabilir. Stratum corneum tabakasının kaldırılması, daha güçlü işlemlerin epidermise daha eşit biçimde nüfuz etmesini sağlar. Bu nedenle profesyonel salonlarda dermaplaning tek başına bir bakım olmakla kalmaz, çok adımlı cilt bakım protokollerinin ilk aşaması olarak da kullanılabilir.
Uygulanmaması Gereken Durumlar
Her cilt bakımı yöntemi gibi dermaplaning de her birey için uygun değildir. Uzmanların değerlendirme aşamasında göz önünde bulundurması gereken bazı klinik durumlar vardır. Aktif sivilce, inflame akne, rozasea alevlenmesi, uçuk, egzama, dermatit ve cilt yaraları dermaplaning için kontrendikasyon oluşturur. Bu tür durumlarda bıçak temasının cilt üzerindeki bakteri yükünü artırması veya yayılma riskini yükseltmesi mümkündür.
Aşağıdaki durumlarda işlem ertelenmelidir:
-
Aktif pustüler akne
-
Taze yara veya kabuklanma
-
Güneş yanığı
-
Viral enfeksiyonlar (özellikle herpes simplex)
-
Yoğun atopik dermatit
-
Kimyasal peeling sonrası iyileşme dönemi
-
Retinoid kullanımının ilk 2–4 haftası
Profesyonel bir uzman, müşterinin cilt geçmişini ve alışkanlıklarını sorgular. Örneğin topikal retinol veya izotretinoin kullanan bir müşteride dermaplaning yapmak epidermal hassasiyetin artmasına neden olabilir. Bu nedenle işlem öncesi mutlaka cilt öyküsü alınmalı ve uygulama zamanı doğru planlanmalıdır.
Dermaplaning’in Faydaları ve Uzun Vadeli Etkileri
Dermaplaning yalnızca estetik bir işlem değildir; cilt sağlığını destekleyen ve epidermal yenilenmeyi hızlandıran bir bakımdır. Uygulama sonrası gözlemlenen etkileri hem kısa hem de uzun vadede değerlendirmek gerekir.
Kısa vadeli etkiler:
-
Cilt yüzeyinde ani yumuşama
-
Parlaklık ve daha canlı görünüm
-
Makyajın eşit ve pürüzsüz dağılması
-
Ölü hücre yükünün azalması
-
İnce yüz tüylerinin ortadan kalkması
Uzun vadeli etkiler:
-
Epidermal yenilenmenin düzenlenmesi
-
İnce çizgilerin görünümünde hafif azalma
-
Pigmentasyonun kademeli olarak dengelenmesi
-
Aktif içerikli ürünlerin emiliminde artış
-
Cilt bakım rutinlerinde daha yüksek performans
Bu etkilerin sürdürülebilir olması için dermaplaning tek seferlik bir mucize olarak görülmemelidir. Önerilen seans aralığı genellikle 3–4 haftadır; çünkü epidermal döngü ortalama 28 gün civarındadır. Bu periyot boyunca cilt yeni keratinize hücreler üretir; bu hücreler yüzeyde tekrar birikerek donuk görüntü yaratır. Düzenli dermaplaning bu döngüyü kontrol altına alır.
Dermaplaning Sonrası Cilt Fizyolojisi
Dermaplaning sonrası cildin bariyeri inceltilmiş değildir; yalnızca stratum corneum katmanının yüzeysel kısmı alınır. Fakat bu durum ürünlerin daha derine nüfuz etmesine ortam yaratır. Bu nedenle işlem sonrası cilde yüksek konsantrasyonlu formüller uygulanırken dikkatli olunmalıdır. Aktif asitler, AHA/BHA içeren ürünler veya güçlü retinoidler, işlem sonrasında en az 48–72 saat kullanılmamalıdır. Dermaplaning sonrası en uygun içerikler hyaluronik asit, seramid, bakuchiol, niasinamid ve sakinleştirici bitki ekstraktlarıdır. Bunlar epidermal bütünlüğü destekler ve su tutulum kapasitesini artırır.
Cilt, işlemden sonra güneşe karşı daha hassas olmamakla birlikte koruyucu tabakanın temizlenmesi nedeniyle UV ışınlarına karşı açık hale gelebilir. Bu nedenle profesyoneller işlem sonrası güneş koruyucu kullanımını mutlaka önerir. SPF 30 veya üzeri bir ürün tercih edilmeli ve günde birkaç kez yenilenmelidir.
Sektörde Neden Bu Kadar Popüler Oldu?
Dermaplaning’in bu kadar yaygınlaşmasının birkaç ana nedeni vardır. Bunların başında işlem konforu gelir. İşlem sırasında ağrı hissi yoktur ve çoğu kişi hafif bir sürtünme hissi dışında belirgin bir rahatsızlık yaşamaz. İkinci olarak işlem sonrasında iyileşme süresi yoktur. Kızarıklık minimum düzeydedir ve kişi günlük yaşamına aynı gün dönebilir. Ayrıca sonuçlar hemen gözlemlenir. Bu özellikler, kişilerin dermaplaning’i rutin cilt bakımı veya özel bir etkinlik öncesi hazırlık olarak seçmesinin ana sebebidir.
Dermaplaning ayrıca her mevsimde uygulanabilen bir yöntemdir. Kimyasal peelingler veya lazer işlemleri yaz aylarında hassasiyet oluşturabileceği için birçok kişi bu yöntemlerden kaçınır. Dermaplaning ise UV’a duyarlılığı belirgin ölçüde artırmadığından yıl boyunca güvenle uygulanabilir.
1. Danışmanlık ve Cilt Analizi
Uzman için dermaplaningin ilk aşaması, bıçakla temas değil müşterinin öyküsünü dinlemektir. Bu aşama çoğu güzellik uzmanı tarafından hafife alınsa da, işlemin güvenliği açısından belirleyicidir. Müşterinin cilt geçmişi, kullandığı ürünler, medikal tedaviler, alerjiler ve son 30–60 gün içinde geçirdiği dermatolojik işlemler sorgulanmalıdır.
Profesyoneller özellikle şu bilgileri öğrenmelidir:
-
Günlük cilt bakım rutini
-
Retinol, AHA/BHA, benzoil peroksit gibi aktif içerik kullanımı
-
Alerji geçmişi
-
Hormonal akne durumu
-
Roaccutane veya türevlerini kullanma
-
Son 3–4 hafta içinde yapılan kimyasal peeling veya lazer
Bu bilgiler, işlem sonrası tahriş riskini minimize eder. Danışmanlık sırasında bazı müşteriler işlemden maksimum fayda beklediği için “ne kadar fazla soyarsanız o kadar iyi” anlayışına sahiptir. Uzman bu algıyı düzeltmeli ve dermaplaningin yüzeysel bir eksfoliasyon olduğunu, dermise asla inmeyeceğini net biçimde anlatmalıdır.
Cilt analizi aşamasında dikkat edilmesi gereken noktalar:
Kuru ciltlerde baskı daha düşük tutulmalı, kızarıklık ve rosacea eğiliminin bulunduğu ciltlerde ise alkol bazlı ürünlerden uzak durulmalıdır.
2. Sterilizasyon ve Salon Hazırlığı
Dermaplaning, kesici bir ekipmanla yapılan yüzeysel bir cilt işlemidir. Bu nedenle sterilizasyon prosedürleri yalnızca yasal zorunluluk değil, güvenli uygulamanın temel şartıdır. Uygulama alanı, bıçaklar ve kullanılan tüm yardımcı malzemeler tek kullanımlık veya yüksek sterilizasyon standartlarına uygun olmalıdır.
Profesyonel salonda olması gereken hazırlık:
-
Eldiven kullanımı (lateks yerine nitril önerilir)
-
Steril tek kullanımlık 10R veya 14R dermaplane bıçakları
-
Alkol bazlı ekipman sterilizasyonu
-
Uygulama yatağı üzerinde tek kullanımlık örtüler
-
UV steril kabin veya otoklav kullanımı (bıçak hariç ekipmanlar için)
-
Atık kutusunun kesici atık protokolüne uygun olması
Etkili dermaplaning uygulaması yalnızca bıçak tutuşuna değil, çalışma alanının hijyenine bağlıdır. Uzmanın elleri, ciltle temas eden bıçaktan daha önemli olabilir. Bu nedenle işlem boyunca eldiven hiçbir şekilde çıkarılmamalı ve kontaminasyon riski taşıyan yüzeylere temas edildiğinde mutlaka yenilenmelidir.
3. Cildin Hazırlığı: Prepping Aşaması
Dermaplaning öncesi cildi doğru hazırlamak, işlemdeki sürtünme katsayısını düşürür ve hasar riskini azaltır. Yüzey yağlanması, makyaj kalıntısı ve sebum bıçak üzerinde gereksiz direnç oluşturarak mikro çizikler bırakabilir. Bu nedenle ilk olarak yüz nazik ama aktif olmayan bir temizleyici ile temizlenir.
Temizleme aşamasından sonra hazırlık tonikleri kullanılır. Profesyonel uygulamalarda %70–90 izopropil alkol içeren preparasyon çözeltisi cilt üzerindeki yağ tabakasını yok eder. Bu adım önemlidir çünkü dermaplaning sırasında yağlı cilt yüzeyi, bıçağın kaymasını zorlaştırır ve sürtünmeyi artırır.
Uygulamada sık yapılan hatalar şunlardır:
-
Nemlendirici veya yağlı serum bırakmak
-
Gözenek açıcı buhar uygulaması yapmak
-
Mikrodermabrazyon sonrası dermaplaninge geçmek
Bunların tamamı cilt bariyerini hassaslaştırır ve bıçak ile başvuru sonrası tahrişi artırır.
4. Bıçak Seçimi ve Açının Önemi
Dermaplaning için iki temel bıçak tipi kullanılır: 10R (rounded edge) ve 14R (daha geniş yüzeyli).
10R bıçak, hassas ciltler için daha güvenlidir çünkü kenarları yuvarlatılmıştır. 14R ise geniş alanlarda hızlı çalışmak için tercih edilir; çene çizgisi ve yanaklarda etkilidir. Profesyoneller bıçağın steril, tek kullanımlık ve fabrika paketinden işlem sırasında çıkarılmış olmasına dikkat etmelidir.
Uygulamanın en kritik noktası açıdır. Bıçak cilde 45 derece açıyla tutulur. Daha dik açıda basınç artar ve epidermisi çizer. Daha yatay açıda ise ölü hücre temizliği azalır ve işlem verimsizleşir.
Çoğu yeni uzmanın yaptığı hata bıçağı “tırmık gibi” sürmektir. Bu teknikte epidermis mikro travma yaşar ve işlem sonrası kızarıklık belirginleşir. Profesyonel dermaplaning, bıçağın kayarak ilerlemesi üzerine kuruludur, kazıma değil.
5. Bölge Bölge Çalışma ve Mikro Hareketler
Dermaplaning yüzün tamamına tek seferde uygulanmaz. Bölgesel çalışmak hem bıçağın kontrolünü artırır hem de cilt germe tekniğini doğru uygulamaya izin verir.
Profesyonel yaklaşımda yüz şu sırayla işlenir:
-
Alın
-
Yanaklar (üst bölgeler)
-
Burun kenarları
-
Yanak (orta – çene çevresi)
-
Çene
-
Boyun (isteğe bağlı ve deneyim gerektirir)
Bıçağın ilerlediği her bölgede cilt ters yönde gerilir. Bu germe işlemini müşteri değil uzman yapmalıdır. İşaret parmağı ve orta parmak, cilt üzerinde uygun gerginlik sağlar. Cilt gevşek bırakılırsa bıçak takılır ve yırtıcı mikro travmalar oluşur.
Profesyonellerin bölgesel uygulamada kullandığı mikro hareketler şunlardır:
-
Kısa stroke: 1–2 cm’lik küçük hareketler
-
Ses takip yöntemi: Bıçak sürtünme sesi veriyorsa doğru çalışıyordur
-
Basınç hafifliği: Bıçağın ağırlığı cilde dokunmalı, el basınç uygulamamalı
Burun, dudak üstü ve kaş çevresi en riskli alanlardır. Bıçak ucu dar bölgelerde daha dik açıya kaçabilir. Bu nedenle yalnızca deneyimli uzmanlar bu alanlara girer.
6. Yüzey Temizliği ve Sonraki Bakım Ürünlerinin Uygulanması
Dermaplaning sonrası cilt yüzeyinde ölü hücre, tüy ve epidermal partiküller bulunur. İlk olarak steril pamuk ped veya mikrofiber ped ile temizlenir. Ardından sakinleştirici tonik uygulanır. Bu tonik alkolsüz ve tahriş içermeyen yapıda olmalıdır.
Bu aşamanın amacı cilde baskı yapmak değil, işlem sonrası bariyeri desteklemektir. Dermaplaning sonrası ürünlerin emilim kapasitesi artacağı için kullanılan her içerik çok daha derine nüfuz eder. Bu yüzden yanlış bir tonik veya aşırı güçlü aktif içerik uygulaması, işlem kalitesini tek adımda bozabilir.
Profesyonellerin tercih ettiği ürün kategorileri şunlardır:
-
Hyaluronik asit bazlı nem serumları
-
Niasinamid içeren dengeleyici formüller
-
Centella asiatica veya aloe vera içerikleri
-
Seramid destekli bariyer kremleri
Yoğun parfümlü veya alkol bazlı tonerler işlem sonrası irritasyon yaratır. Birçok profesyonel bu aşamada vitamin C serum kullanmayı tercih eder ancak dermaplaning sonrası C vitamini %10 üzeri konsantrasyonlarda cildi yakabilir. Güçlü antioksidanlar 24 saat sonra uygulanmalıdır.
7. Güneş Koruması Kuralı
Dermaplaning sonrası güneş koruması uygulamak zorunludur. SPF 30 minimum olmalı, ideali SPF 50’dir. Mineral filtreli koruyucular işlem sonrası daha güvenlidir; çinko oksit ve titanyum dioksit bariyer görevi görür. Kimyasal filtreler hassas ciltlerde yanma yapabilir.
Profesyoneller, müşteri güneş ışığına maruz kalacaksa koruyucunun gün içinde tekrar uygulanmasını önerir. Bir diğer kritik nokta, işlem sonrası 24 saat sıcak su, hamam, sauna ve buhar banyosunun yasaklanmasıdır. Cildin toparlanma süreci boyunca hassasiyet artışı yaşanabilir.
8. Seans Aralıklarının Bilimsel Gerekçesi
Dermaplaning genellikle 3–4 haftada bir uygulanır. Bunun nedeni epidermal hücre döngüsünün ortalama 28 gün sürmesidir. İkinci seansı çok erken yapmak, cilt bariyerini gereksiz yere zorlayabilir. Profesyonellerin bunun aksini yapması yalnızca müşteri memnuniyetini değil, güvenliğini de riske atar.
Bazı müşteriler 2 haftada bir seans talep eder. Bu talepler profesyonelce reddedilmeli ve epidermal yenilenme süreci bilimsel şekilde açıklanmalıdır. Müşteriyi eğitmek, uzun vadeli sadakatin temelidir.
10. Uzmanların Sık Yaptığı Hatalar ve Kaçınma Yöntemleri
Dermaplaning uygulamasında sık yapılan hatalar şunlardır:
-
Nemlendirici veya yağlı bazlı ürünle işlem yapmak
-
Yetersiz sterilizasyon
-
Bıçağı çok dik tutmak
-
Cildi yanlış yönde germek
-
Tek seferde geniş yüzey almak
-
Hassas ciltlerde baskıyı artırmak
-
İşlem sonrası kimyasal peel uygulamak
Bu hatalar operasyonu bir spa hizmeti olmaktan çıkarır ve dermatolojik risk haline getirir. Profesyonel kalite; en çok “ne yapmamak gerektiğini” bilmekle artar.
Dermaplaning Sonrası Bakım: Cilt Bütünlüğünü Koruma ve İyileşme Sürecini Optimize Etme
Bir dermaplaning seansının başarısı, uygulama kadar sonrasında izlenen bakım adımlarına da bağlıdır. Cilt, işlemden sonra normalden daha hassas bir hale gelir. Epidermisin en üst tabakası ve ince tüyler uzaklaştırıldığından yüzey daha açıklık kazanır; bu da dış etkenlere karşı daha korunmasız bir yapı oluşturur. Bu hassas dönemi doğru yönetmek, hem oluşabilecek komplikasyonların önüne geçer hem de işlemden beklenen pürüzsüzlük etkisinin daha kalıcı olmasını sağlar.
İşlem sonrasında ilk 72 saat, cilt bariyerinin yeniden yapılanma sürecidir. Bu dönemde hedef, nemin korunmasını sağlamak, hücre yenilenmesini desteklemek ve cildi çevresel faktörlerden korumaktır. Asidik içerikli ürünler, peeling özelliği olan formüller veya alkol bazlı tonikler bu aşamada uygun değildir. Bu ürünlerin kullanımı epidermise fazladan stres yükleyebilir ve kızarıklık, yanma hissi veya lekelenme gibi sorunlara neden olabilir. Dermaplaning sonrasında sade ve bariyeri destekleyen içerikler tercih edilmelidir.
Dermaplaning sonrası bakımda nemlendirici seçimi, işlem öncesi yapılan analizle uyumlu olmalıdır. Yağlı cilt tipine sahip kişiler için jel ya da hafif ampüller; kuru cilt tipine sahip olanlar için daha yoğun yapılı krem ve ceramid içeren ürünler daha uygundur. Bu noktada amaç, cildi bastırmadan koruyucu bir tabaka oluşturmaktır. Aşırı yoğun ve gözenek tıkayıcı içerikler porların oksijen alışverişini engelleyebilir ve bu da işlemden beklenen parlak görünümü boşa çıkarabilir. Sade bileşenli, koku ve parfüm içermeyen ürünler ise daha güvenlidir.
Güneş koruması, dermaplaning sonrası bakımın en kritik parçasıdır. İşlemden önce fark edilmeyen minimal güneş maruziyeti bile işlem sonrasında lekelenmeye dönüşebilir. En üst katman temizlendiği için UV ışınlarının cilde nüfuz etme potansiyeli artar. Bu nedenle dışarı çıkmadan önce koruyucu ürünün uygulanması zorunludur. Gün içinde koruyucunun tekrar uygulanması da korunmanın sürekliliğini sağlar. Kısa süreli dış mekân geçişleri bile bu hassas dönemde önemlidir. Gölgeli ortamlar veya bulutlu hava koşulları bile UV riskini ortadan kaldırmaz.
Dermaplaning ve Diğer Estetik Bakım Yöntemlerinin Entegre Kullanımı
Profesyonel güzellik uzmanlarının önemli becerilerinden biri, tek bir işlemi değil birden fazla tekniği kombinasyon halinde kullanabilmektir. Dermaplaning buna oldukça uygun bir işlemdir; çünkü üst katmandaki mekanik arındırmayı gerçekleştirdiği için diğer tedavilerin etkinlik düzeyi yükselir. Örneğin dermaplaning sonrası cilt, serum ve bakım maskelerindeki aktif bileşenleri daha kolay kabul eder. Cilt yüzeyindeki engeller azaldığı için ürünlerin penetrasyon kapasitesi artar ve daha kısa sürede sonuç alınabilir.
Dermaplaning çoğu zaman profesyonel mezoterapi, enzim peeling veya medikal hidrafacial sistemleriyle entegre edilir. Ancak bu kombinasyon kararını cildin ihtiyacına göre değerlendirmek önemlidir. İnce çizgi ve ton eşitsizliği baskın olan bir cilt için dermaplaning sonrası antioksidan içeriklerle zenginleştirilmiş bakımlar uygundur. Eğer akne skarları, siyah nokta eğilimi veya tıkanmaya yatkın cilt söz konusuysa dermaplaning işleminden sonra komedon sıkıştırması yapılmamalı, bunun yerine bariyeri zorlamayan maske uygulamaları tercih edilmelidir. Yanlış bir kombinasyon, işlemi geri plana itebilir veya hassasiyeti artırabilir.
Dermaplaning ile lazer veya kimyasal peeling gibi daha agresif yöntemlerin arka arkaya uygulanması ise yalnızca uzman gözetiminde ve belirli aralıklarla yapılmalıdır. Bu iki yöntemin aynı seans içinde uygulanması epidermal tabakanın aşırı incelmesine neden olabilir. Bu durum kızarıklık, kabuklanma veya cilt bariyerinin bozulması gibi istenmeyen etkileri tetikleyebilir. Profesyonel yaklaşımda amaç, cildin tolere edebileceği sınırı aşmadan maksimum verimi sağlamaktır.
Dermaplaning ayrıca makyaj sanatçılarının da tercih ettiği bir ön hazırlık tekniğidir. Özellikle fotoğraf çekimleri veya özel etkinliklerde kullanılan profesyonel makyajlar için cilt yüzeyinin homojenliği kritik önem taşır. Fondöten veya pudra gibi ürünlerin gözenek, ince tüy veya pütürlü yüzeyde birikmesi makyajın bütünlüğünü bozar. Dermaplaning bu görünümü minimize ederek cildin yüzey pürüzsüzlüğünü artırır. Bu nedenle bu işlem, profesyonel makyaj hizmeti veren salonlarda özel hizmet paketi içinde kullanılır.
Sık Yapılan Hatalar ve Profesyonel Uygulamada Kaçınılması Gereken Noktalar
Dermaplaning işlemi göründüğünden daha hassas bir tekniktir ve en sık karşılaşılan hataların çoğu basit güvenlik kurallarının ihmal edilmesinden kaynaklanır. Öncelikle hijyen çok önemlidir. Kullanılan bıçak, tek kullanımlık ya da tam sterilize edilmiş olmalıdır. Tekrar kullanıma bağlı kontaminasyon riski yüksek olduğundan bu tür uygulamalar profesyonel standartları ihlal eder. Bir diğer yaygın hata, işlem sırasında basınç seviyesinin kontrol edilememesidir. Çok fazla baskı uygulamak, cildin üst tabakasında mikro kesiklere neden olabilir ve bu durum iyileşme sürecini uzatır.
Klinik veya salon ortamında yapılan dermaplaning işlemlerinde operatörün el hareketlerini sürekli sabit tutması önemlidir. Bıçak açısı sabit kaybedildiğinde işlem çizgisel tahribata yol açabilir. Bu tarz bir hasar sadece geçici kızarıklık olarak algılansa da ilerleyen dönemde kahverengi lekelenmelerin oluşmasına neden olabilir. Profesyonel uygulayıcılar, el bileği ve parmak koordinasyonunu sertifikalı eğitim programlarıyla geliştirir. Güzellik uzmanları işlem süresini hızlandırmaya çalışmak yerine cildin tepkisini okumayı tercih eder. Bu disiplin, cilt bariyeri üzerinde gereksiz baskıyı engeller.
Evde kullanılan dermaplaning cihazları da yanlış uygulama kaynaklı sorunların önemli bir bölümünden sorumludur. Tüketici pazarına sunulan ürünler genellikle basitleştirilmiş mekanik yapıya sahip olsa da kullanıcı deneyiminin olmaması tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Özellikle hassas cilt tiplerinde oluşan kızarıklık, yanma ve mikro kesiklerin çoğu bu cihazların bilinçsiz kullanımından sonra ortaya çıkar. Ayrıca kullanılan aletin sterilizasyonu ev ortamında yeterince sağlanamadığı için bakteri aktarımı ve enfeksiyon riski artar. Profesyonel ortamda kullanılan medikal-grade cihazlar ve tekniğin doğrudan uzman kontrolünde yapılması bu riskleri minimize eder.
Bir diğer sık yapılan hata, işlem sonrasında yoğun asit içeren bakım ürünlerinin kullanılmasıdır. Kullanıcılar çoğu zaman dermaplaningin mekanik bir peeling olduğunu unutarak kimyasal peeling özelliği taşıyan ürünlerle bakım yapmaya çalışır. Bu iki yöntem epidermise farklı açılardan stres yükler ve birleştiğinde cildin bariyer bütünlüğünü zorlayabilir. Güzellik uzmanlarının hastayı işlem öncesinde ve sonrasında bilgilendirmesi bu noktada kritik öneme sahiptir. Bilinçli bir kullanıcı, iyileşme sürecini hızlandırır ve işlemin hedeflediği estetik sonucu daha uzun süre korur.
İletişim
Dermaplaning ve profesyonel cilt bakımı hizmetleri için iletişime geçebilirsiniz:
?? 530 304 98 98
Sosyal Medya Hesaplarımızdan Kurs Paylaşımlarımızı Görebilirsiniz